Glütensiz beslenme diyetleri, glüten ile ilgili rahatsızlıkların bilinirliğinin artmasıyla popüler hale gelmeye başladı. Gıda endüstrisi bu popülerlik sayesinde daha fazla glütensiz ürün üretmesiyle bu diyetlerin yapılması daha da kolaylaştı. Peki gerçekten glüten içeren besinler iddia edildiği gibi genel olarak zararlı mı?
Glüteninin faydalı mı zararlı mı olduğu sorusunun cevabı kişiye bağlı bir durumdur. Glütenin neden olduğu başlıca hastalıklar çölyak hastalığı, glüten duyarlılığı, buğday alerjisi ve glüten ataksisi dir. Bu hastalıkların görüldüğü kişilerin tedavisi için mutlaka glütensiz beslenme diyeti uygulanmalıdır.
Ancak herhangi bir belirti göstermeyen veya bir başka anlatımla daha önce glütene bağlı hastalığı olmayan insanların glüten diyeti yapmalarının faydası ile ilgili kanıtlanmış bir çalışma yoktur.
Glüten, buğday bitkisinde ve diğer bazı tahıllarda bulunan bir proteindir. Buğdayla birlikte glüten ayrıca çavdar, arpa ve tritikaleden de gelir.
Glüten doğal olarak oluşur, ancak protein, doku ve lezzet eklemek için içerdiği üründen ayrıştırılıp üretilebilir, konsantre edilebilir ve gıdalara ve diğer ürünlere eklenebilir. Ayrıca işlenmiş gıdaları bir arada tutmak ve onlara şekil vermek için bağlayıcı bir ajan olarak da çalışır.
Dolayısıyla glüten ekmekten makarnaya, biradan besin takviyelerine kadar birçok üründe görülebiliyor.
Yiyecekleri parçalamamıza yardımcı olan sindirim enzimlerinden Proteaz, vücudumuzun proteinleri işlemesine yardımcı olan enzimdir, ancak glüteni tamamen parçalayamaz. Sindirilmemiş glüten ince bağırsağa gelir. Çoğu insanın bağırsağı sindirilmemiş glütenle sorunsuz bir şekilde başa çıkabilir. Ancak bazı insanlarda glüten, ciddi bir otoimmün semptomları tetikleyebilir.
Glutene karşı otoimmün tepkiye çölyak hastalığı denir. Çölyak hastalığı, bir kişinin bağışıklık sisteminin, glüten aldıklarında ince bağırsak hücrelerine saldırdığı ciddi bir otoimmün durumdurve ince bağırsağa zarar verebilir. Çölyak belirtileri sindirim problemleri, ishal veya kabızlık, cilt hastalıkları, karında şişkinlik, halsizlik, gibi belirtiler gösterir. Yapılan çalışmalar bu hastalığın dünya genelinde %1 oranında görüldüğünü gösteriyor.
Bununla birlikte, çölyak hastalığı ile aynı belirtileri gösteren ve daha sık görülebilen glüten intoleransı da mevcut olabilir. Çölyak hastalığı ince bağırsağı tahrip edebilirken glüten duyarlılığı sadece sindirim problemleri, şişkinlik, halsizlik gibi semptomlar gösterebilir.
Çölyak hastalığının bilinen tek tedavisi glütensiz diyet uygulanmasıdır.
Glütenin zararlı olduğuna dair kafa karıştırıcı düşünceler olsa da, bu kanıtlanmış değil. İnsanoğlu binlerce yıldır ekmek yapıp tüketiyor. Çoğu insan için doğası gereği kötü olmayan glüten, işlenmiş gıdalarda bulunduğunda durum biraz değişiyor. Çünkü doğal ekmekte bulunan doğal buğday glüteni işlenmiş gıdalarda dışarıdan rafine şekilde ekleniyor. Yani doğal tahıllarla yapılmış gıdalardan çok farklı.
Genel kanı doğal olarak tüketilen ve glüten ile ilişkili olan rahatsızlıklara sahip olunmaması durumda glüten içeren gıdaların tüketilmesinde bir sakınca olmadığı yönünde.
Çölyak hastalığı, glüten intoleransı ve diğer glüten ile alakalı hastalığı olan kişilerin glütenli gıdalardan uzak durması gerekiyor.
Taze meyve ve sebzeler, taze ve işlenmemiş et ürünleri balık, yumurta ve birçok katı ve sıvı yağ glütensiz beslenme diyetinin parçası olabilirler.
Bu web sitesinde belirtilen cerrahi operasyonlara ait bilgi, görüntü ve yorumlar bilgilendirme amaçlıdır. Tanı, tedavi ve takip yöntemlerindeki karar hekim tarafından verilecektir.